Sevgili Gaışhıkaan Sıhıkaan Apa

Sadece yoksulluk değil, sadece eş-evlat acısı değil; vatan özlemi de çekmişsin. "Türkiye'de mutluyum; ancak anavatanımı hiçbir zaman unutmadım" demişsin. Keşke... Uçağa bindirip götürebilseydik seni oralara. Sevgili Gaışhıkaan Sıhıkaan Apa, (**) senin 121 (yazıyla yüz yirmi bir) yıllık varlığını; yokluğunla birlikte öğrendim. Uzun hayatına yakışmayacak kısalıktaki öykünü de gazetede okudum. Türkistan'da, Tanrı Dağları'nın kuzey eteklerindeki...

Okumaya devam et

Huzurevinde Bir “Yakışıklı”

Huzurevi yaşam süremi ve yaşam kalitemi arttırdı. Buna kesinlikle inanıyorum. Evde olaydım, yaşam daha zor olacaktı benim için. gençliğimi ve orta yaşımı çok iyi taşıyamadım, biliyorum. Ama, yaşlılığı pek bir yakıştırdım kendime ve iyi taşıyorum sanki. Ege'nin o zamanlar küçük bir kasabası olan Nazilli'de doğdum. Babam kurtuluş savaşında büyük yararlılıklar göstermiş...

Okumaya devam et

İki asır,iki aşk

 Güney'le ben, aşkımız; nasıl da çılgındık. Sonra, Şark ve Garp katıldı bize ve Garp çabuk terketti. Bir gün hayatımdan Güney de gitti. Yine dörtledik; Kuzey ve Sühendan'la. Bir gün radikal bir karar verdim, huzurevine geçtim ve Doğaner beyle tanıştım... Merhaba, ben Efsun! 21 Şubat'ta 80'i devireceğim. Koşarak yaşarken çok yorulmamaya çaba...

Okumaya devam et

Keşke Emekliliğe Hazırlık Programı Olsa!

Önce sağlık, sonra kurslar, kitaplar, sinema ve internet... Ellili yaşların başındayım, emekli olunca torun bakımı da sıraya giriyordu ki, kreşleri hatırlattım, ben torun okşamayı seviyorum elbette ama sorumluluk başka... Dünyadan çekilmek istemiyorum. Ellili yaşlarımın başındayım. Bir süredir yaşamımı ve yaşımı sorguluyorum. 16 ay önce emekli oldum. Emeklilik kararı öncesi " Kendimi oyalayacak bir...

Okumaya devam et

Hayata Atığımız “Poz”ların suretleri

 İlk çocukluk dönemimi belgeleyen çok az fotoğraf var. Yatılı okuduğum Öğretmen Okulu günlerinse öyle çok fotoğraf var ki... Babam "Benim kızım harçlığını fotoğrafa yatırır," derdi. Arkalarına mutlaka tarih yazmamı ister, yoksa kendisi eklerdi. O yıllara ait neredeyse tüm toplu fotoğraflarımın arkasında isimler, nerede çekildiğini bir şekilde yazmışım sayesinde. Üniversite yıllarına ait çok az fotoğrafım...

Okumaya devam et

Ben Bir Yaşlıyım!

Çiçeklerimin açtığını görmek, sabah çoğu kez kendimi zorlayarak dudağıma hafif bir ruj sürmek, günlük gazetemi okumadan ekinde verilen çengel bulmacayı çözmek, 10 numara şişlerle torunlarıma kaşkol, bere örmek, haftada bir bankadan emekli arkadaşlarımla.. Ben; yaşlılığın her canlı için döllenme ile başlayıp ölüme kadar devam eden biyolojik bir süreç olduğunu biliyorum. Bence; yaşlılık...

Okumaya devam et

Bizden Sonra Ne Olacak?

 Sizin çevrenizde “Bizden sonra bu çocuğun hali ne olacak?” diyenler var mı? Varsa, onları anlayabiliyor musunuz? Çevrenizde yürüme, ayağa kalkma, hareket etme, oturma ve ayakta durmakta zorlanan, leblebilerini avucunda taşıyamayan, çiğdem yiyemeyen, kola şişesini tutamayan, el-göz işbirliğini sağlayamayan, en basit –ritmik- hareketler de dahil kompleks hareketleri yapmakta yaşıtlarına göre çok zorlanan...

Okumaya devam et

Sigara Değilsin ki Seni Sileyim

"Sigara değilsin ki; seni sileyim" sözleri geçer Yunanca bir şarkıda. Belleğimdeki çocukluk ve ergenlik dönemime ait siyah, kurşuni, gri, beyaz ve haki renkli yap-boz parçacıklarını da keşke sigara gibi yaşamımdan çıkarabilsem, silebilsem! Yılların getirdiği hüzünle karışık hazan rengi yalnızlığımla baş edemez oldum. Zaman geçtikçe katmerlenen bu duygu, artık önümü görmeme de...

Okumaya devam et